Kaşınmaya Başlayıncaya Kadar Bir Sivrisinek Tarafından Isırıldığımızı Neden Anlayamıyoruz?

     

            Özellikle yaz aylarında sıcağın yanı sıra sivrisineklerle de savaşıyoruz.Sinek ilaçları ve çeşitli kovucular girdiğimiz bu savaşta bize yardımcı olsa da,aramızdan hiç kimse bir sivrisinek tarafından ısırılmadan yazı geçirdiğini söyleyemez.Peki,hassa olan vücudumuz sivrisinek tarafından ısırıldığında,kaşıyıncaya kadar bunu anlayamamamızın sebebi nedir?



          Bu sorunun cevabı her şeyden önce sivrisineklerin kendi özel tasarımlarında gizlidir.Sivrisineklerin proboscis adı verilen,iğneye benzeyen ve çok ince olan bir ağız yapıları vardır.Vücudumuza yaptıkları saldırılarda bu özel yapı sayesinde deriye çok ince bir delik açarlar.Bu delik çok küçük olduğu için,damarlarımızdan gelen kan hemen pıhtılaşabilir.Sivrisinekler de bu pıhtılaşmayı önlemek için deri altına pıhtılaşmayı önleyen bir madde zerk ederler ve bu şekilde kanın akışını sağlarlar.

          Isırıldıktan sonra kaşınmamızın nedeni ise,anti-koagülan (pıhtılaşma önleyici) adlı maddeye karşı vücudumuzun gösterdiği tepkidir.Bu tepki sonucunda vücut histamin adı verilen bir madde salgılar ve biz de kaşınmaya başlarız.

          Başta da belirttiğim gibi,sivrisineklerin ağız yapısı sayesinde,ısırılmayı kaşınıncaya kadar fark edemeyiz.Bu da sivrisineklerin,ortadan kaldırılmasına yönelik geliştirilen teknolojilere karşı doğanın eşsiz tasarımlarını kullanarak,belki daha binlerce yıl direnecekleri anlamına geliyor.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...